Çalışan Bağlılığı ve İletişim (Employee Engagement) On-board etmek kolay ama ya içeride tutmak? #5

HR Tech yazı dizimizin beşinci bölümünde, çalışan bağlılığı ve iletişim konularına odaklanacağız. Çalışan bağlılığı, bir çalışanın işine ve organizasyona olan duygusal bağlılığını ve bu bağlılığın iş performansına yansımasını ifade eder. Bu, sadece çalışan memnuniyetiyle sınırlı değildir; daha derin, daha anlamlı bir bağlılığı içerir. Bağlı çalışanlar, organizasyonlarının vizyonuna ve değerlerine sıkı sıkıya bağlı kalırlar, bu da işyerinde daha yüksek performans, inovasyon ve yüksek kaliteli çıktılar ile sonuçlanır. İletişim ise, bu bağlılığın inşa edilmesinde ve sürdürülmesinde kilit rol oynar. Bu köprüde çalışan — yönetici — insan kaynakları(yeni jargonu ile HRBP) çok kritik rol oynar.

Günlük zamanımızın ortalama 8 saatini — yani günün 3 te 1 ini — iş yerinde ya da uzaktan şirketimiz için veriyoruz. Dolayısıyla orada geçirdiğimiz ya da harcadığımızın zamanın daha etkili, daha verimli, geçebilmesi için buradaki ortamımızın da iyi olması gerekli. Proje, yönetici, kurum kültürü ve oradaki insan grubu bu ortamın iyi ya da kötü olmasına direk etki faktörüdür. Bu ortamı daha da iyileştirmek, iş hayatının zorluklarından bir nebzede olsa kaçmak, burada geçirilen süreçleri daha “eğlenceli, verimli” kılmak yeni nesil çalışan bağlılığı konseptlerini getirmiştir.

Çünkü çalışan ne kadar iş yerinde ve organizasyonda ne kadar mutlu olur ise, o denli kaliteli çıktı alabilmek mümkündür. Çalışanların bağlılığını artırmak ve güçlü bir iletişim ağı oluşturmak, organizasyonların sürdürülebilir başarısının temel taşlarından biridir. Bu yazıda, çalışan bağlılığının neden önemli olduğu, etkili iletişim stratejilerinin nasıl oluşturulabileceği ve teknoloji destekli çözümlerle bu süreçlerin nasıl optimize edilebileceği üzerine odaklanacağız.

Çalışan Bağlılığı Nedir ve Neden Önemlidir?

Çalışan bağlılığı, bir çalışanın organizasyonuna duyduğu aidiyet hissi ve işine olan tutkusu ile tanımlanır. Bu, işyerinde daha yüksek bir performans düzeyi, düşük işten ayrılma oranları(turn over rate) ve genel olarak daha sağlıklı bir iş ortamı ile ilişkilidir. Psikolojik olarak bağlı çalışanlar, işlerine daha fazla katılım gösterir, daha yaratıcı çözümler üretir ve organizasyonun başarısı için ekstra çaba sarf ederler.

Çalışan Bağlılığını Artırmada İletişimin Rolü

Etkili iletişim, çalışan bağlılığının anahtarıdır. Açık, dürüst ve düzenli iletişim, çalışanların organizasyon içindeki rolünü anlamalarına, değer verildiklerini hissetmelerine ve hedeflerle uyumlu bir şekilde çalışmalarına yardımcı olur. Psikolojik güven ortamı, çalışanların kendilerini ifade etmelerine, geri bildirim vermelerine ve iş arkadaşlarıyla anlamlı ilişkiler kurmalarına olanak tanır. Bu, bağlılık düzeyini artıran önemli bir faktördür.

Örneğin, düzenli olarak yapılan geri bildirim oturumları, çalışanların performanslarını değerlendirmelerine ve gelişim alanlarını belirlemelerine yardımcı olabilir. Bu süreçte, iletişimin şeffaf ve yapıcı olması, çalışanların motivasyonunu ve bağlılığını artırır. Aynı zamanda, üst yönetim ile çalışanlar arasında kurulan güven dolu bir iletişim ağı, belirli periyodik aralıklar organize edilen 1 to 1 lar, organizasyonun genel başarısını olumlu yönde etkiler.

Teknoloji Destekli Çözümler

Modern iş dünyasında, çalışan bağlılığını artırmak ve iletişimi güçlendirmek için birçok teknoloji destekli çözüm bulunmaktadır. Örneğin, çalışan memnuniyeti anketleri, geri bildirim araçları ve iletişim platformları, çalışanların sesini duyurmasına ve organizasyonel hedeflere katkıda bulunmasına olanak tanır. Ayrıca ödüllendirme, KUDOs, thanks wall gibi özellikle son dönemlerde ortaya çıkan bu yeni ödüllendirme metotları, hem ortamı güzelleştirir hem de rekabet ve kaliteyi artırabilir. Bu kapsamda geliştirilen bazı platformlar da mevcuttur.

1. Çalışan Memnuniyeti Anketleri ve Geri Bildirim Araçları: Bu tür araçlar, çalışanların düşüncelerini ve duygularını düzenli olarak ölçmeyi sağlar. Anket sonuçları, yönetim tarafından analiz edilerek, çalışan bağlılığını artıracak stratejiler geliştirilir. Ayrıca, anlık geri bildirim araçları, çalışanların performansları hakkında sürekli bilgi almasını sağlar. Kimi kişiler eleştirilerini direk olarak bildirmekten çekinebilirler, kimliğini gizleyerek bu tarz platformlar üzerinden şirkete, yöneticisine ya da süreçler hakkında yorumlar yapılıp, bu yorumlar AI ile analiz edilebilir ve aksiyon planları çıkartılabilir. Ayrıca yeni nesil proje yönetim araçlarında( Miro ya da Jira gibi) proje süreçleri özelinde kişilerden feedback toplanabilir ve retrospektif toplantılar ile süreçlerin iyileştirilmesi ve dolayısıyla daha az problem, daha iyi bir ortam ile kişilerin sorunları adreslenebilir.

2. İletişim ve İşbirliği Platformları: Yeni nesil iletişim ve işbirliği platformları, sadece mesajlaşma ve dosya paylaşımının ötesine geçerek, çalışanlar arasında güçlü bir bağ ve etkileşim yaratır. Bu platformlar, video konferanslar, gerçek zamanlı işbirliği araçları ve entegre proje yönetim sistemleri gibi özelliklerle donatılmıştır. Örneğin, Slack veya Microsoft Teams gibi platformlar, farklı ekiplerin ve departmanların anlık olarak iletişim kurmasını, proje durumlarını paylaşmasını ve hatta beyin fırtınası yapmasını sağlar. Bu platformlar, aynı zamanda bireysel geri bildirimlerin ve takdirlerin paylaşılmasını kolaylaştırarak, çalışanların motivasyonunu artırır.

İnsan Kaynakları departmanı, bu platformlar aracılığıyla çalışan bağlılığını ve işbirliğini artırmak için çeşitli stratejiler geliştirebilir. Örneğin, dijital kahve molaları veya sanal takım etkinlikleri düzenlemek, çalışanlar arasında daha güçlü sosyal bağlar kurulmasını destekleyebilir. Aynı zamanda, 1-to-1 toplantıların düzenli olarak yapılmasını teşvik ederek, bu toplantılardan çıkan aksiyonların platform üzerinden kayıt altına alınmasını sağlayabilir. Bu, hem çalışanların bireysel gelişimlerini takip etmeyi kolaylaştırır hem de yöneticilerin verdikleri geri bildirimlerin izlenebilirliğini artırır. Takibe alınan ve kısa-orta vadede sorunlara çözüm üretilen ortamlarda, çalışan önemsediğini hissederek daha mutlu bir şekilde çalışabilir.

Bu tür stratejiler, iletişimi daha akıcı hale getirirken, işbirliğini güçlendirir ve genel olarak çalışan memnuniyetini artırır. İnsan Kaynakları departmanı bu platformları aktif bir şekilde kullanarak, şirket içi iletişim kültürünü olumlu yönde dönüştürebilir.

3. Ödüllendirme platformları: Günümüz iş dünyasında çalışanların motivasyonunu artırmak ve bağlılıklarını güçlendirmek için kullanılan ödüllendirme platformları, dijitalleşmenin de etkisiyle oldukça popüler hale geldi. Bu platformlar, çalışanların başarılarını tanımak ve kutlamak için farklı ve yaratıcı yollar sunar. Özellikle KUDOs ve Thanks Wall gibi yenilikçi ödüllendirme metotları, şirket içi atmosferi olumlu yönde etkiler. KUDOs, ekip üyelerinin birbirlerine küçük teşekkür notları göndererek takdir etmelerini sağlar. Bu yöntem, küçük ama anlamlı jestlerle iş yerindeki pozitif enerjiyi artırır ve çalışanların kendilerini değerli hissetmelerine katkıda bulunur.

Thanks Wall ise çalışanların bir duvar üzerinde (genellikle dijital bir platformda) birbirlerine teşekkür mesajları yazabileceği bir sistemdir. Bu, herkesin başarılarının görünür olmasını ve ekip içinde daha güçlü bir bağ oluşmasını teşvik eder. Özellikle uzaktan çalışma düzeninde, bu tür platformlar çalışanlar arasındaki sosyal bağları güçlendirmek için önemli bir araç haline gelmiştir. Thanks Wall gibi uygulamalar, iş arkadaşları arasındaki iletişimi artırırken, aynı zamanda şirket kültürünü de destekler. Ayrıca firmanın çalıştığı alanda, kişilerin başarılarına göre verilen minik hediyeler, hediye kartları çalışan bağlığını artıracak araçlardan olacaktır. Trendyol

Ödüllendirme platformları, rekabeti ve kaliteyi artırma potansiyeline de sahiptir. Çalışanlar, takdir edildiklerinde daha yüksek bir performans sergileme eğiliminde olurlar. Bu platformlar, bireysel ve ekip başarılarının görünürlüğünü artırarak, herkesin en iyi performansını göstermesi için bir teşvik mekanizması oluşturur. Ayrıca, bu tür uygulamalar, çalışanların şirket hedeflerine olan bağlılığını da artırarak, genel iş memnuniyetini yükseltir ve işletmenin başarısına doğrudan katkı sağlar.

Dünyadaki şirketler, çalışan bağlılığını artırmak amacıyla çeşitli ödüllendirme programları ve platformları geliştirmişlerdir. Bu programlar, çalışanların motivasyonunu artırmak, takdir edilmelerini sağlamak ve genel iş memnuniyetini yükseltmek için kullanılır. Global birkaç firmanın best practise lerini sizlerle paylaşmak isterim:

1. Google — Peer Bonus Program

Google, çalışanların birbirlerini takdir etmesini teşvik eden “Peer Bonus Program” adında bir ödüllendirme sistemi kullanıyor. Bu program, çalışanların doğrudan iş arkadaşlarını önererek onların ekstra bir bonus almasını sağlamalarına olanak tanır. Peer Bonus, çalışanların takım ruhunu geliştiren ve katkılarını takdir eden bir uygulama olarak Google’ın şirket kültüründe önemli bir yer tutar.

2. Salesforce — V2MOM (Vision, Values, Methods, Obstacles, and Measures)

Salesforce, çalışan bağlılığını artırmak için V2MOM adını verdikleri bir yönetim ve ödüllendirme modeli kullanır. Çalışanların, şirketin vizyonu ve değerleri doğrultusunda belirlenen hedeflere ulaşması için gösterdikleri çaba ödüllendirilir. Bu program, Salesforce’un kültürüne derinlemesine işlemiş bir ödüllendirme stratejisidir. Başarılı olan çalışanlar çeşitli ödüller alır ve bu ödüller, şirket içi görünürlük sağlar.

3. Southwest Airlines — Gratitude Journal

Southwest Airlines, çalışanlarının birbirlerine teşekkürlerini ifade edebileceği “Gratitude Journal” adında bir program uyguluyor. Çalışanlar, bu dijital günlükte iş arkadaşlarına yazılı teşekkür mesajları bırakabilirler. Bu teşekkür mesajları, çalışanların motivasyonunu artırmanın yanı sıra şirket içinde güçlü bir bağlılık kültürü oluşturur. Southwest ayrıca, bu teşekkür mesajlarını belirli zamanlarda düzenlenen şirket toplantılarında paylaşarak, teşekkür edilen çalışanları ödüllendirir.

4. Adobe — Kickbox Programı

Adobe, çalışan bağlılığını artırmak ve inovasyonu teşvik etmek için “Kickbox” adını verdiği bir ödüllendirme programı başlattı. Bu program, çalışanların yaratıcı fikirlerini hayata geçirmelerini teşvik etmek için tasarlandı. Kickbox, her çalışana içinde 1.000 dolar, rehberlik materyalleri ve fikirlerini test etmek için adımlar sunan kırmızı bir kutu sağlar. Başarılı projeler, daha fazla finansman ve ödüllerle desteklenir. Bu program, Adobe’nin inovasyon kültürünü canlı tutarken, çalışanların işlerine olan bağlılığını artırır.

5. LinkedIn — “InDay” Programı

LinkedIn, çalışan bağlılığını artırmak amacıyla “InDay” adını verdiği bir program uyguluyor. Bu programda, çalışanlar ayda bir kez, gönüllülük, kişisel gelişim, inovasyon veya şirket kültürü gibi konulara odaklanan bir gün geçirebilirler. “InDay” programı, çalışanların kendilerini değerli hissetmelerini sağlarken, onların kişisel ve profesyonel gelişimlerine katkıda bulunur. Bu program, LinkedIn’in çalışanlarının iş ve özel yaşam dengesi kurmalarına yardımcı olmayı amaçlayan bir girişimdir.

6. Accenture — “Applause” Programı

Accenture, çalışanlarının başarılarını tanımak ve kutlamak için “Applause” adını verdikleri bir ödüllendirme platformu kullanıyor. Bu platform, çalışanların iş arkadaşlarını anında takdir etmelerini sağlar ve bu takdirler, şirket içinde paylaşılabilir. Applause, bireysel veya ekip başarısını vurgulayan dijital rozetler, teşekkür notları ve ödüller sunar. Bu program, çalışanların çabalarının tanınmasını ve ödüllendirilmesini kolaylaştırır ve bu da çalışan bağlılığını artırır.

7. Turkcell — Free Day

Halen yapılıyor mu emin olmamak ile birlikte, Turkcell de yılın belli bölümlerde free-day ler düzenlenip, takımca ortak etkinlikler yapılarak(tatil, gezi, aktivite gibi) çalışan bağlılığının artırılması hedeflenirdi.

Bu örnekler, çalışan bağlılığını güçlendirmek ve iş yerinde pozitif bir atmosfer yaratmak için kullanılan yenilikçi ödüllendirme stratejilerini göstermektedir. Her bir program, şirketin kültürüne ve değerlerine uygun şekilde tasarlanmış ve uygulanmıştır, bu da çalışanların kendilerini değerli hissetmelerine ve şirketle daha güçlü bir bağ kurmalarına olanak tanır.

Sonuç

Çalışan bağlılığını artırmak ve iletişimi güçlendirmek, sadece bireyler için değil, tüm organizasyon için kazanç sağlar. Bu bağlamda, teknolojiyi etkin bir şekilde kullanarak, çalışanların kendilerini değerli ve bağlı hissettikleri bir iş ortamı yaratmak, organizasyonların sürdürülebilir başarısı için temel bir gerekliliktir. Bu süreçlerin doğru stratejilerle desteklenmesi, organizasyonların hem içsel dinamiklerini güçlendirecek hem de rekabet avantajı elde etmelerini sağlayacaktır.

Günümüzde, yeni nesil iletişim ve işbirliği platformları, çalışanlar arasında daha güçlü bir bağ ve etkileşim yaratmak için önemli bir araçtır. İnsan Kaynakları departmanları, bu platformları etkin bir şekilde kullanarak, çalışanlar arasında daha güçlü sosyal bağlar kurabilir, geri bildirim süreçlerini iyileştirebilir ve genel olarak iş ortamını daha verimli ve keyifli hale getirebilir. Aynı şekilde, ödüllendirme platformları da çalışanların motivasyonunu artırarak, daha yüksek performans ve kaliteyi teşvik eden bir kültür oluşturabilir. Bir sonraki bölümde, ücretlendirme ve yan haklar yönetimi(C&B Compensation and Benefits) konusuna odaklanacağız. Orada görüşmek üzere!

Orada görüşmek üzere!

Sevgi ve saygılarımla,
Emre